26 Nisan 2017 Çarşamba

Güneş Yanığı Tedavisi

Hiç yorum yok




Güneş yanığı, yaz aylarında sıkça görülen rahatsızlıklardan bir tanesidir. Güneşlenirken, denizde, havuzda eğlenirken farkına varmadan ciddi güneş yanıkları gelişebilir. Ayrıca güneş altında çalışmak zorunda kalan insanlarda da güneş yanığı görülebilmektedir. Güneş yanığı ciddi ağrı ve rahatzıslık vermesinin yanında cilt kanseri gelişme riskini artırmaktadır. Güneş yanığı oluşmadan önlem almak en doğru olanıdır. Şapka kullanmak, mümkün olduğunca gün ortası güneşe çıkmamak, koruma faktörlü güneş kremleri kullanmak, güneşten koruyucu kıyafetler giymek gibi önlemler ile güneş yanıklarından korunmuş oluruz. Ancak güneş yanığınız var ise ne yapmak gerekir?

Soğuk Duş

Güneş yanığı sonrasında, ciltte ısı artışı meydana gelir. Soğuk bir duş hem ısı artışını düşürerek hem de acıyı hafifletici etki sağlayarak yarar sağlamaktadır. Soğuk duş aynı zamanda cildin nemlenmesine de katkı sağlar. Duş sonrası kurularınırken tahriş etmeyecek bir havlu kullanın ve sürterek değil hafif baskı uygulayarak kurulanın. Eğer mümkün ise hiç kurulanmamanız daha iyi olacaktır.

Aloe Vera

Güneş yanığı olan yerlere duş sonrası aloe vera jel sürmek evde uygulayabileceğiniz ikinci adımdır. Aloe vera bitkisinin kendisini de direkt uygulayabilirsiniz veya aloe vera içeren krem ve jelleri de kullanabilirsiniz. Aloe verada bulunan, glikoproteinler, polisakkaritler, yanığı bağlı ciltte oluşan inflamasyonu ve ağrıyı azaltmada etkili ve mükkemmel bir yardımcıdır. Ayrıca daha hızlı iyileşme için doku büyümesini uyarır. Aloe verayı sık sık uygulayabilirsiniz.

Topikal Tedaviler

Elma sirkesi ve suyu eşit oranda karıştırın ve bir pamuk veya sünger yardımı ile güneş yanığı olan bögeye uygulayın. Güneş yanığı daha geniş bölgede oluştu ise serke ve su karışımlı kompreler ile örtebilirsiniz. Sirke bakterilere karşı koruyucu ve cildin ast dengesini koruyucu etki sağlamaktadır.
Bunun dışında, nane veya papatya çayı poşetleri veya soğutulmuş çay ile cildi ıslatmak da güneş yanığında rahatlama ve iyileşme sağlamaktadır.

Ağrı Kesici

Ağrı kesiciler, oluşan iltihabi reaksiyonun azalmasında yardımcı olur. Aspirin ve parol, minoset gibi ateş düşürücü ilaçlar ise ciltte yükselen ısıyı düşürmede yardımcı olur.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

News widget

ÜNIVERSITE REFORMU Atatürk, Türkiye’nin hayatının bütün alanlarında olduğu gibi öğretim alanında da yeni bir yol çizerek ülkemizin maddi ve manevi gelişmesine yön vermiştir. Bu yönü belirten en güzel sözü 1935’te Ankara’da kurulan Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesinin girişinde yazılı olan : «Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir.» sözüdür.Türklerin ilk yüksek öğrenim kurumlan olan medreseler, genellikle islam dini esaslarına uygun bilgiler okutuluyorlardı. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’da yaptırdığı ilk medrese bugünkü İstanbul Üniversitesinin başlangıcı sayılabilir. XVI. yüzyılın sonuna kadar intizamlarını koruyan medreselerin, sonraları çeşitli sebeplerle yetersiz kişilerin müderrislik yapmaya başlamaları yüzünden bozuldukları, bir türlü düzeltilemedikleri bilinmektedir. Tanzimatm ilanından sonra, İstanbul’da medreselerin yerine bir Darülfünun kurulması uygun görülmüşse de ilk açılan Darülfünun iki yıl sonra kapatılmıştı. Cumhuriyetin ilanından sonra 1924 yılında Darülfünunu Osmani, İstanbul Darülfünunu adını alarak tüzel kişilik ve bilimsel özerklik kazanmıştı. Tıp, Hukuk, Edebiyat, Fen ve İlahiyat Fakültelerinden oluşuyordu.İstanbul Darülfünununun, Türk inkılaplarının hazırlanması ve yürütülmesinde yeteri kadar yardımcı olmaması ve hatta bunlardan bazılarına karşı çıkması ya da pasif direnişe geçmesi ve Darülfünunda ciddi bir İlmi çalışma olmaması, hocaların orijinal İlmi çalışmalar yapmamaları ve bilimsel eser verememeleri üzerine Atatürk, Darülfünunun ıslahı için İsviçre’den Profesör Albert Malch’ı getirtmiş ve onun hazırladığı rapor esas alınarak İstanbul Darülfünunu kaldırılmıştır. Darülfünunu kaldıran 31.5.1933 tarih ve 2252 sayılı kanun, İstanbul Üniversitesine bağlı bir üniversite kurulmasını öngörüyordu. Bu kanunla İstanbul Üniversitesine bağlı olarak Tıp, Hukuk, Edebiyat, Fen Fakülteleri kurulmuştur.Atatürk’ün üniversite reformu genellikle Alman Üniversite modeline göre yapılmış olup Rektörü, Dekanları ve Fakülteleri ile denenmiş Alman modeline göre yapılmış Üniversite Reformu,' Atatürk’ün eğitim ve öğretim alanında yaptığı inkılapların en müstesna parçasını oluşturur. Başlangıçta, İstanbul Üniversitesinde ve Ankara’da kurulduğunu yukarıda belirttiğimiz Hukuk ve Dil Tarih ve Coğrafya Fakültelerinde kırk kadar Alman bilim adamının görev alması, Üniversite Reformunun başarılı sonuçlar vermesinde değerli bir etken olmuştur.Atatürk’ün hayatında Ankara’da. açılan son yüksek okul da Siyasal Bilgiler Okulu’dur. Bugün Fakülte olan bu okul, Mekteb-i Mülkiye’nin bu adla 1936 - 1937 ders yılında Ankara’ya taşınmasıyla öğrenim hayatını Ankara’da sürdürmeye başlamıştır.

Your News

Ads

Action Games

Avatar

War Heroes

Popular Posts

No Mercy