18 Nisan 2017 Salı

Mustafa Kemal'in Samsun'a Hareketi

Hiç yorum yok



Mustafa Kemal'in Samsun'a Hareketi
Mustafa Kemal Paşa son olarak 16 Mayıs 1919 Cuma selamlığından sonra padişahla görüştü.İşte bu görüşmede padişah ona Boğaz'da sıralanmış olan ve toplarını Saray’a çevirmiş .bulunan savaş gemilerini göstererek" Görüyorsun ben artık memleket ve milleti nasıl kurtarmak lazım geleceğini tasavvurda tereddüte düçar oluyorum" diyerek "İnşallah millet (Mütenebbih) akıllanmış ve müteyakkız olur, bu vaziyet-i elimeden .  gerek beni ve gerekse kendini tahlis (kurtarır) eder" demişti. Mustafa Kemal Paşa'dan milletin kurtarılmasını istiyordu. Buna karşılık Mustafa Kemal Paşa "Merak buyurmayınız
efendimiz, noktay-i nazar-ı şahanenizi anladım deyince padişah "Muvaffak ol" demek suretiyle mulakata son verdi.
Bu mülakattan, padişahın Mustafa Kemal Paşa'ya derin bir güven beslediği ve kendisinden çok şey beklediği anlaşılmaktadır. Buna rağmen onun. İstanbul'dan uzaklaştırılmak istendiği için Anadolu'ya gönderildiğini söyleyenler vardır.
İster İstanbul'dan uzaklaştırmak amacıyla, ister Kuzey Anadolu' da çıkmış olan karışıklıkları gidermek maksadı ile olsun, bu kabinenin Mustafa Kemal Paşa’yı Anadolu'ya göndermesini, bilerek veya bilmeyerek, Türk Milletine yapılmış hizmetlerin en büyüğü sayabiliriz.
16 Mayıs 1919 günü İstanbul'dan yola çıkan Mustafa Kemal maiyyetindeki arkadaşlarıyla beraber deniz yoluyla 19 Mayıs 1919 sabahı, sokaklarında Pontus Çeteleri dolaşan Samsun şehrine geldi.Mustafa Kemal, Nutuk'da bu tarihlerde Anadolu’daki vaziyeti şöyle izah etmektedir.
İtilaf devletleri mütareke ahkamına riayete lüzum görmüyorlar birer vesile ile, İtilaf donanmaları ve askerleri İstanbul’da bulunuyor. Adana vilayeti Fransızlar; Urfa, Maraş Antep, İngilizler tarafından işgal edilmiş. Antalya ve Konya’da İtalyan kıtaatı askeriyesi, Merzifon ve Samsun da İngiliz askerleri bulunuyor. Her tarafta ecnebi zabit ve memurları hususi adamları faaliyette. Nihayet Mebdei kelam kabul ettiğimiz tarihten dört gün evvel 15 Mayıs 1919'da İtilaf devletlerinin muvafakatiyle Yunan Ordusu İzmir'e ihraç ediliyor.
Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a varır varmaz, müfettişliğin kendine yüklediği vazifeleri yerine getirmek amacıyla hazırladığı 22 Mayıs 1919 tarihli rapor; Ordu müfettişinin birçok noktalarda talimatın sınırını da aşarak, bütün memleket kaderi ile ciddi bir şekilde uğraştığını göstermektedir. Hazırladığı ilk raporunda, Samsun bölgesindeki asayişsizliğin sebebinin Rumlardan kaynaklandığını Türklüğün yabancı mandasına ve kontrolüne tahammülü olmadığını, Yunanlıların İzmir'i işgale hakları olmadığını bildirmektedir.
Mustafa Kemal Paşa Samsun'un İngiliz işgalinde ve kıyıda bulunması, civarındaki Rum çetelerinin faaliyetinden ötürü karargahının içerde daha emin bir yere naklini gerekli görmüş ve 25 Mayıs 1919'da Havza'ya hareket etmiştir.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

News widget

ÜNIVERSITE REFORMU Atatürk, Türkiye’nin hayatının bütün alanlarında olduğu gibi öğretim alanında da yeni bir yol çizerek ülkemizin maddi ve manevi gelişmesine yön vermiştir. Bu yönü belirten en güzel sözü 1935’te Ankara’da kurulan Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesinin girişinde yazılı olan : «Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir.» sözüdür.Türklerin ilk yüksek öğrenim kurumlan olan medreseler, genellikle islam dini esaslarına uygun bilgiler okutuluyorlardı. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’da yaptırdığı ilk medrese bugünkü İstanbul Üniversitesinin başlangıcı sayılabilir. XVI. yüzyılın sonuna kadar intizamlarını koruyan medreselerin, sonraları çeşitli sebeplerle yetersiz kişilerin müderrislik yapmaya başlamaları yüzünden bozuldukları, bir türlü düzeltilemedikleri bilinmektedir. Tanzimatm ilanından sonra, İstanbul’da medreselerin yerine bir Darülfünun kurulması uygun görülmüşse de ilk açılan Darülfünun iki yıl sonra kapatılmıştı. Cumhuriyetin ilanından sonra 1924 yılında Darülfünunu Osmani, İstanbul Darülfünunu adını alarak tüzel kişilik ve bilimsel özerklik kazanmıştı. Tıp, Hukuk, Edebiyat, Fen ve İlahiyat Fakültelerinden oluşuyordu.İstanbul Darülfünununun, Türk inkılaplarının hazırlanması ve yürütülmesinde yeteri kadar yardımcı olmaması ve hatta bunlardan bazılarına karşı çıkması ya da pasif direnişe geçmesi ve Darülfünunda ciddi bir İlmi çalışma olmaması, hocaların orijinal İlmi çalışmalar yapmamaları ve bilimsel eser verememeleri üzerine Atatürk, Darülfünunun ıslahı için İsviçre’den Profesör Albert Malch’ı getirtmiş ve onun hazırladığı rapor esas alınarak İstanbul Darülfünunu kaldırılmıştır. Darülfünunu kaldıran 31.5.1933 tarih ve 2252 sayılı kanun, İstanbul Üniversitesine bağlı bir üniversite kurulmasını öngörüyordu. Bu kanunla İstanbul Üniversitesine bağlı olarak Tıp, Hukuk, Edebiyat, Fen Fakülteleri kurulmuştur.Atatürk’ün üniversite reformu genellikle Alman Üniversite modeline göre yapılmış olup Rektörü, Dekanları ve Fakülteleri ile denenmiş Alman modeline göre yapılmış Üniversite Reformu,' Atatürk’ün eğitim ve öğretim alanında yaptığı inkılapların en müstesna parçasını oluşturur. Başlangıçta, İstanbul Üniversitesinde ve Ankara’da kurulduğunu yukarıda belirttiğimiz Hukuk ve Dil Tarih ve Coğrafya Fakültelerinde kırk kadar Alman bilim adamının görev alması, Üniversite Reformunun başarılı sonuçlar vermesinde değerli bir etken olmuştur.Atatürk’ün hayatında Ankara’da. açılan son yüksek okul da Siyasal Bilgiler Okulu’dur. Bugün Fakülte olan bu okul, Mekteb-i Mülkiye’nin bu adla 1936 - 1937 ders yılında Ankara’ya taşınmasıyla öğrenim hayatını Ankara’da sürdürmeye başlamıştır.

Your News

Ads

Action Games

Avatar

War Heroes

Popular Posts

No Mercy