18 Nisan 2017 Salı

FETRET DEVRİ KRONOLOJİSİ (1402-1413)

Hiç yorum yok



FETRET DEVRİ KRONOLOJİSİ (1402-1413)
1402 yılında Osmanlı Devleti'nin Timur karşısında mağlup olması ve Yıldırım Bayezid'in esir düşmesi üzerine, kardeşleri ve Şehzadeler arasında taht kavgaları başlamıştır. 10 yıl boyunca sürecek olan Fetret devrini çatışmalar ve taht mücadeleleriyle geçmiş ve zaman kaybedilmiştir. Timur tarafından İznik, Bursa ve İzmit şehirleri yağmalanmıştır. Anadolu toprakları Timur tarafından eski sahiplerine geri verilmiştir.
1403 yılında Yıldırım Bayezid vefat etmiştir. Bizans ve Mısır Timur'a bağlılıklarını bildirmiştir. Timur Anadolu'dan ayrılmıştır. İsa ve Musa Çelebiler arasında taht kavgaları başlamıştır. Mehmet Çelebi Tokat, Şarki, Niksar, Karahisar ve Sivas geri alınmıştır. Emir Süleyman ile Bizans hükümdarı Paleologos arasında İstanbul ittifak antlaşması imzalanmıştır. Şehzade Murad dünyaya gelmiştir.
1404 yılında Çelebi Mehmet Balıkesir ve Bursa'yı ele geçirmiştir. İsa Çelebi Musa Çelebiye karşı hücum etmiştir.
1405 yılında Saruhan Mehmet Çelebi tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır. İsa Çelebi Mehmet Çelebi tarafından yenilgiye uğratılmıştır.
1406 yılında Mehmet Çelebi ve Süleyman Çelebi arasında taht mücadelesi başlamıştır. Bursa'yı elinde bulunduran Mehmet Çelebi şehri terk edip kardeşi Süleyman Çelebi'nin üstünlüğünü kabul etmiştir. Çandarlı Ali Paşa vefat etmiştir. Tahtı ele geçirmek isteyen Musa Çelebi isyan etmiş ve Rumeli'ye geçmiştir.İsyan'ı durdurmak için görevlendirilen Emir Süleyman Edirne'ye geçmiştir. Şehzadeler arasındaki taht kavgaları Rumeli'de gerçekleşmeye başlamıştır.
1408 yılında Dobrovnik Cumhuriyeti ile Emir Süleyman arasında geçmişte yapılan Osmanlı antlaşmaları yenilenmiştir.
1410 yılında Musa Çelebi Edirne tahtını ele geçirmiştir. Süleyman Çelebi Edirne'de zafer kazanmış, İstanbul'a dönerken öldürülmüştür. Bizans'ın 1402 tarihinden beri ödemediği vergiler Musa Çelebi tarafından istenmiştir. Bunu üzerine Bizans ile Süleyman Çelebi arasındaki antlaşma bozulmuştur. Mehmet Çelebi kardeşi Musa Çelebiyi kardeş katili ilan etmiş ve kendisini Osmanlı tahtının varisi ilan etmiştir. Mehmet Çelebi Bizans'la anlaşma yaparak kuvvetlerini boğazdan Rumeli'ye geçirmiştir.
1411 yılında Musa Çelebi tarafından İstanbul kuşatılmıştır.
1412 yılında Musa Çelebi ve Mehmet Çelebi arasında İnciğiz Savaşı meydana gelmiştir.
1413 yılında I. Mehmet iktidarı ele geçirmiş, otoriteyi sağlamış ve Edirne'de yeniden Osmanlı Devleti'ni kurmuştur. Musa Çelebi öldürülmüştür. Anadolu ve Rumeli toprakları üzerinde Mehmet Çelebi otoritesini sağlamıştır.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

News widget

ÜNIVERSITE REFORMU Atatürk, Türkiye’nin hayatının bütün alanlarında olduğu gibi öğretim alanında da yeni bir yol çizerek ülkemizin maddi ve manevi gelişmesine yön vermiştir. Bu yönü belirten en güzel sözü 1935’te Ankara’da kurulan Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesinin girişinde yazılı olan : «Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir.» sözüdür.Türklerin ilk yüksek öğrenim kurumlan olan medreseler, genellikle islam dini esaslarına uygun bilgiler okutuluyorlardı. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’da yaptırdığı ilk medrese bugünkü İstanbul Üniversitesinin başlangıcı sayılabilir. XVI. yüzyılın sonuna kadar intizamlarını koruyan medreselerin, sonraları çeşitli sebeplerle yetersiz kişilerin müderrislik yapmaya başlamaları yüzünden bozuldukları, bir türlü düzeltilemedikleri bilinmektedir. Tanzimatm ilanından sonra, İstanbul’da medreselerin yerine bir Darülfünun kurulması uygun görülmüşse de ilk açılan Darülfünun iki yıl sonra kapatılmıştı. Cumhuriyetin ilanından sonra 1924 yılında Darülfünunu Osmani, İstanbul Darülfünunu adını alarak tüzel kişilik ve bilimsel özerklik kazanmıştı. Tıp, Hukuk, Edebiyat, Fen ve İlahiyat Fakültelerinden oluşuyordu.İstanbul Darülfünununun, Türk inkılaplarının hazırlanması ve yürütülmesinde yeteri kadar yardımcı olmaması ve hatta bunlardan bazılarına karşı çıkması ya da pasif direnişe geçmesi ve Darülfünunda ciddi bir İlmi çalışma olmaması, hocaların orijinal İlmi çalışmalar yapmamaları ve bilimsel eser verememeleri üzerine Atatürk, Darülfünunun ıslahı için İsviçre’den Profesör Albert Malch’ı getirtmiş ve onun hazırladığı rapor esas alınarak İstanbul Darülfünunu kaldırılmıştır. Darülfünunu kaldıran 31.5.1933 tarih ve 2252 sayılı kanun, İstanbul Üniversitesine bağlı bir üniversite kurulmasını öngörüyordu. Bu kanunla İstanbul Üniversitesine bağlı olarak Tıp, Hukuk, Edebiyat, Fen Fakülteleri kurulmuştur.Atatürk’ün üniversite reformu genellikle Alman Üniversite modeline göre yapılmış olup Rektörü, Dekanları ve Fakülteleri ile denenmiş Alman modeline göre yapılmış Üniversite Reformu,' Atatürk’ün eğitim ve öğretim alanında yaptığı inkılapların en müstesna parçasını oluşturur. Başlangıçta, İstanbul Üniversitesinde ve Ankara’da kurulduğunu yukarıda belirttiğimiz Hukuk ve Dil Tarih ve Coğrafya Fakültelerinde kırk kadar Alman bilim adamının görev alması, Üniversite Reformunun başarılı sonuçlar vermesinde değerli bir etken olmuştur.Atatürk’ün hayatında Ankara’da. açılan son yüksek okul da Siyasal Bilgiler Okulu’dur. Bugün Fakülte olan bu okul, Mekteb-i Mülkiye’nin bu adla 1936 - 1937 ders yılında Ankara’ya taşınmasıyla öğrenim hayatını Ankara’da sürdürmeye başlamıştır.

Your News

Ads

Action Games

Avatar

War Heroes

Popular Posts

No Mercy